Üretra darlığı olan hastalarda idrar yapmada sorun yaşanır ve mesanede idrar birikimi artar. İdrar akışı ciddi sıkıntılıdır. Sık tuvalete giderler ancak idrar çok ince akımla ve yavaş boaşır. Tam boşalma olmaz ve her defasında mesanede idrar kalır. Bunun dışında idrar kesesinde kalınlaşmaya bağlı boşaltım sıkıntıları ortaya çıkar ve mesanede biriken idrar böbreklerin boşalmasını bozabilir. İdrar birikmesi böbrek enfeksiyonlarına ve böbrek yetmezliğine kadar giden ciddi problemlere yol açar.
Üretra darlığının varlığında hastada şu belirtiler gözlenir:
- Çok ince yapıda ve damla damla idrar yapma
- Sık idrara çıkma
- İdrarın tam boşalmaması ve sürekli doluluk hissi
- İdrarın çatallanması
- İdrarda yanma ve ağrı
Mesane boşalmasının bozulması, mesanede daha fazla idrar birikmesine izin vermez ancak böbrekler idrar üretmeyi sürdürür. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte böbreklerde üretilen idrar mesaneye dolamaz hale gelir ve üreterlerde birikmeye başlar. Daha ileri aşamada ise böbrek havuzcukları genişler ve böbrek hasarları oluşur. İdrarın yeterli oranda boşaltılamaması sistit benzeri idrar yolu enfeksiyonlarına ve bunlara bağlı ciddi komplikasyonlara da neden olabilir.
Hastanın şikayetleri öncelikle üretra darlığından şüphelendirir. Üroflowmetri denilen işeme testi ile idrar akımındaki zayıflama olduğu saptanır. Üretradaki darlık ve darlığın yeri-seviyesi çekilen film (üretrografi) ile konur. Bu filmde dış idrar deliğinden içeri özel bir sıvı madde verilerek röntgen ile sıvının geçişi gözlenir. Ayrıca idrar yolu endoskopisi ile tanı ve tedavi aynı seansta yapılabilir.
Temelde 3 tedavi yöntemi vardır. Darlık bölgesinin genişletilmesi yani dilatasyon, darlık alanının kesilerek açılması (endoskopik tedavi-üretrotomi intern) ve açık ameliyattır. Açık ameliyat diğer tedavi yöntemlerinden fayda görmeyen, uzun dar segmenti-bölümü olan hastalarda uygulanır. Açık ameliyat ile dar kısım çıkarılır ve yerine yeni doku konularak yapılır.
Üretra darlığının tedavisinde öncelikle detaylı tanılama yöntemlerinin uygulanması gerekir. Hasta öyküsü ile fizik muayene tanı aşamasında etkilidir, ancak bunlara ek olarak çeşitli radyolojik ve endoskopik tetkiklerin de uygulanması gerekebilir. En sık uygulanan tanı yöntemleri arasında endoskopik incelemeler gelir. Bu incelemeler sayesinde üretradaki darlık ve buna bağlı faktörler net bir şekilde tespit edilebilir.
Üretrografi denilen film ile üretra deliğinden radyografik kontrast madde verilerek darlığın yeri ve uzunluğu görüntülenir. Mesane sondası (sistofix) takılı olan hastalarda bu sondadan da kontrasy madde verilerek tam görüntüleme sağlanmış olur.
Bazı hastalarda sistoskopi denilen işlem yapılarak darlığın tam yeri ve uzunluğu varsa prostat büyümesi, mesane boynu yüksekliği, mesane detaylı bir şekilde değerlendirilebilir.
Daha sonra hastaya uygun tedavi yöntemlerine başlanabilir. Ciddi tıkanıklığı olan hastalarda öncelik hastanın mesanesini boşaltarak rahatlama sağlamaktır. Bunun için idrar sondası veya kateter gibi yöntemler tercih edilebilir. Veya sonda takılamayan hastalarda göbek altından mesane içine sonda yerleştirilir (perkütan sistostomi- sistofix).
Hastanın rahatlatılmasından sonra, mevcut darlık probleminin giderilmesi için cerrahi müdahale şarttır. Üretrotomi olarak bilinen endoskopik cerrahi işlemde dar olan üretranın genişletilmesi amaçlanır. Üretrotominin uygun veya başarılı olmadığı durumlarda üretroplasti olarak bilinen açık ameliyat yöntemi uygulanır. Bu ameliyatta üretranın dar olan bölgesine yönelik en uygun tedavi yöntemi uygulanır.
Üretra darlığı tedavisinde cerrahi tecrübe ve hekimin farklı tedavi yöntemlerine hakimiyeti önemlidir. Her başarısız cerrahi sonraki cerrahi tedavinin de başarısını olumsuz etkileyebilir. O yüzden bu tip hastalar uygun merkezlerde tedavi edilmelidir.