Vezikoüreteral reflü, sağlıklı çocukların %1 ila %2’sinde oluşan bir durumdur. Genellikle üriner enfeksiyon geçiren çocuklarda daha yüksek oranda görülür. Tanılama genellikle 2-3 yıl içinde yapılır, fakat her yaşta ortaya çıkabilir. Bazı çocuklarda hastalık kalıtsaldır ve kız veya erkek kardeşler aynı hastalıktan etkilenebilir. Ek olarak reflü tedavisi gören annenin çocuklarında da daha sık oranda ortaya çıkar.
İdrar yolu enfeksiyonu, böbrek ve mesaneyi etkileyen bakteriyel bir problemdir. Böbreğin etkilendiği durumlar “Piyelonefrit” olarak adlandırılır ve ağrılı, ani idrar yapma ihtiyacına neden olur.
Vezikoüreteral reflü teşhisi konması için Voiding Sistoüretrografi (VCUG) adı verilen özel bir test yapılır. Bu test, sonda yardımı ile idrar kesesinin görüntülenmesi ve idrar sırasında film çekilme işlemidir. Test sonucunda hastalığın seviyesi net bir şekilde tespit edilir. Buna göre 5 en ağır 1 ise en hafif seviyedir. Hastalığın ilerlediği durumlarda böbreklerin etkilenip etkilenmediğini anlamak için sintigrafi gibi ek yöntemler de gerekir.
Tedavide ise hastalığın seviyesi, hasta yaşı, işeme alışkanlıkları, böbrek sağlığı ve aile geçmişi gibi pek çok faktör bir arada değerlendirilir. Hasta ve ailesi ile birlikte verilen tedavi kararı uzman hekim önerisiyle uygulanır. Böbrek hasarının olmadığı durumlarda, tedavi kolay ve hızlıdır.
Enfeksiyon riskini önlemek için antibiyotik ilaç tedavisine başlanır ve hastanın düzenli takibi sağlanır. Erkek çocuklar için kapalı sünnet derisi enfeksiyon riskini artıracağından sünnet önerilir. Antibiyotik kullanımı ile gelişme göstermeyen, enfeksiyonu tekrarlayan, böbrek fonksiyonlarından bozulma olan hastalarda cerrahi operasyon gerekir.
Cerrahi operasyonda amaç, idrarın böbreğe kaçmasına neden olan durumu ortadan kaldırmaktır. Bunun için mesane ile üreter arasındaki kapakçığın bir şekilde onarılması gerekir. Günümüzde endoskopik yani kapalı yöntemler de uygulanmaktadır. Cerrahi teknik reflünün derecesine, hastanın yaşına, tek veya çift taraflı olup-olmamasına, cerrahın tecrübe-teknik imkanlarına göre tercih edilir.
Zamanında uygulanan ilaç ve cerrahi müdahale ile böbrekler etkilenmeden sorun ortadan kaldırılır, ayrıca tedavi süreci böbrek problemlerinin ortaya çıktığı durumlara göre kolay ve hızlıdır. Bu nedenle hastalığın teşhisi ile birlikte, hasta için en uygun tedaviye başlanması gerekir.